Elgiz Henden

Dünya baş döndürücü bir hızla değişiyor; değişmeyen tek şey değişim… Hayatımız öyle bir dönüşüm içinde ki hiç birimizin olduğu yerde saymak gibi bir lüksü yok. Aslında hiç olmadı ama günümüzde bunun önemi daha da belirginleşti. Ya bu değişime ayak uyduracağız ya da o değişim rüzgarı ile savrulup gideceğiz. Yeni teknolojiler ile hayatımıza birçok yeni kavram giriyor. Her yeni kavram neredeyse kendi mesleğini, iş alanını yaratıyor. Çocuklarımız adını sanını yeni duyduğumuz mesleklerde çalışmak istiyorlar. Eski meslekler yavaş yavaş yerlerini yenilere bırakırken öğretmenlik gibi mesleklerde de eskinin evrilmesi şart. Artık okullar sadece nereden mezun olduğunuza bakmıyor. Eskisi gibi konunuza hakim olmanız ya da çocuklarla iyi iletişim kurmanız yeterli değil. Bunlar öğretmenliğin olmazsa olmazları ama… Değişen teknoloji ile birlikte öğrenme şekilleri değişiyor. O zaman öğretme şekillerinin de değişmesi şart.

 

Kısacası, yeni nesil öğrenciler için yeni nesil öğretmenler şart. Yani Z kuşağını iyi tanıyan, ona öğretmeyi değil rehberlik etmeyi amaçlayan bir öğretmen olabilmeniz gerekiyor. Bu da aslında “koçluk becerileri” öne çıkan bir öğretmen demek. Ya çağa ayak uyduracak, gelişeceksiniz ya da kendi ununuzda kavrulacak,rüzgârın sizi savurmamasını ummaktan öteye geçemeyeceksiniz.

 

Endişeye mahal yok… O rüzgarla birlikte hareket etmek için bir öğretmen olarak bazı becerileri geliştirmeniz yeterli. Kim bilir… Zaten bir kısmı sizde var. Yapmanız gereken olan becerilerinizi kullanmak, olmayanları geliştirmek…

 

 

 

 

Hadi aşağıdaki becerilere bir göz atın, okullar sizi arıyor olabilir… Aramıyorlarsa bile bu beceriler ile çok yakında aranan öğretmen olmanız işten bile değil.

 

  1. Adaptasyon becerisi kuvvetli

 

Öğretmenlik yolculuğunuzda karşınıza nasıl öğrenciler, ne konular, ne değişiklikler, nasıl teknolojiler çıkacağını tahmin etmek zor. Artık okullar birlikte yola çıkacakları öğretmenlerde ortaya çıkan bu yeni ihtiyaçlara cevap verebilme özelliği arıyorlar. Öğrenciler değişiyor, öğrenme şekilleri değişiyor, dolayısıyla öğretme şekilleri de değişmeli. İşte adaptasyon becerisi sizi bu değişikliklere hazır olmanızı sağlıyor. Hele bir de değişim rüzgarının sadece teknoloji olmadığını düşünürsek... Geçen sene beklenmedik bir anda sınav sistemi nasıl da değişmişti. Böyle bir değişime de uyum sağlamak hem sizin hem de öğrencilerinizin başarısı için önemli.

 

  1. Öz güvenli ve karşındakine güvenen

 

Her meslekte olduğu gibi özgüven her şeyin başı ama yeterli değil. Öğrencilerinize de güvenmelisiniz. Güven olmayan bir ilişki meyve vermez. Öğrencileriniz önce kendinize güveninizi görecek, sonra onlara güvendiğinizi hissedecek ve bundan ilham alıp onlar da kendilerine ve size güvenecekler. Güvenli bir ortamı yaratmanın ilk koşulu ise samimiyet. Siz ne kadar samimi iseniz öğrencileriniz de o size karşı o kadar samimi olacaklardır.

 

  1. İletişimi güçlü

 

Öğretmenlik sadece öğrenciyle değil, veliyle, okul yönetimiyle, diğer öğretmenlerle de iletişimi gerektirir. Baktığınızda günün sonunda aslında tüm gününüz iletişimle geçiyor.  Bu da kendini doğru ifade etme, karşısındakini dinlemeyi ve anlamayı gerektiriyor. Yani bir öğretmen olarak tam bir iletişim kurdu olmanız önemli. Unutmayın kullandığınız kelimelerin bile tek tek önemi var. Seçtiğiniz kelimelerle cesaretlendirip, ilham verebilirsiniz ya da bir öğrencinizin hayallerini dahi yıkabilirsiniz. İyi bir iletişim ortamının ilk koşulu dinlemekten geçiyor.

 

  1. Takım çalışmasına yatkın

 

Öğretmenliğin sadece ders anlatmak olmadığı konusunda hem fikir oluruz diye düşünüyorum. İşte bu yüzden öğretme süreci tam bir takım çalışması gerektirir. Öğrencilerinizle takım olmalısınız. Kayıttan ders dinletir gibi bir monolog içinde olmanız sözlerinizin havada uçuşmasından öteye gidemez. Ama takım olur, diyalog içine girerseniz öğrenmekten keyif alan, dersinizi iple çeken öğrencileriniz olur. Tabii bir de diğer öğretmenlerle de tam bir takım çalışması içinde olmanız da önemli. Hem genel konular hem de bir öğrencinize özel konular için… Unutmayın öğretmenlik sınıf duvarları ile sınırlı değil, koca bir okulunuz var. O zaman o okulun duvarları sizin alanınız olsun, hatta zaman zaman takım çalışması için o duvarları da aşın derim. Örneğin öğrenmede senkronizasyon için diğer derslerle aynı  dönemde aynı konular üzerinde dururken öğretmen arkadaşlarınızla işbirliği yapın. Daha somut bir örnek vermek gerekirse coğrafyada basınç konusunu  işlerken, fizik öğretmeni ve kimya öğretmeni meslektaşınızı sınıfa davet edin ve işbirliği içinde olun. Keza bir fizik  öğretmeni de kimya ve coğrafya öğretmenini davet edebilir. Sonuçta doğa olayları birbirinden bağımsız değil. Ders konularınızın diğer derslerle ortak noktalarını bulun ve bunu öğrencilerinize konuyu daha derinlemesine öğretmek için kullanın.

 

  1. Öğrenmeye devam eden

 

Öğrenmenin yaşı yoktur. Hele de bir öğretmenseniz her an, her saniye öğrenmeniz gerekenler var. Dünya değiştikçe, müfredat değişiyor, eğitim teknolojileri değişiyor. Ya sürekli öğrenerek zamanı yakalarsanız ya da rüzgarla savrulursunuz.  Kendinize daha önce hiç düşünmediğiniz, merak uyandıran sorular sorun ve bunların cevabını araştırın. Bu kendinizi geliştirmenizin eğlenceli bir yoludur. Örneğin; Yoğurt yapmak için biraz süt ve yoğurda ihtiyaç var... peki ilk yoğurt nasıl elde edilmiştir. Renkli sabunlar var değil mi ... o zaman ellerimizi yıkarken sabun köpüğü neden renkli değil?  Bir elmanın kaç tane elma olma potansiyeli vardır?  “Su altı" ne demektir? Balıklar, suyun "altında" değil, "içinde" yaşarlar, yüzerken biz suyun "içine" giriyoruz. O zaman neden “su altı” (Bakın bunu  bende merak ettim )

 

  1. Hayal gücü kuvvetli

 

Sınıfı girdiğinizde sizi takip eden o gözlere iyi bakın. Ne kadar yaratıcı olur, hayal gücünüzü kullanırsanız o gözler o kadar ilgiyle bakacak, o kadar parlayacaktır. Öğrenirken parlayan bakışlar ise derse katılımı, kalıcı öğrenmeyi beraberinde getirir. Evet, takip etmeniz gereken bir müfredat var. Ama o müfredatı dinlenebilir kılmak sizin elinizde. Sizin bir aklınız ve bir hayal gücünüz var ama sınıftakileri de sayarsanız daha fazla hayal gücü, daha fazla akıl demek! Konulara farklı açılardan yaklaşıp  öğrenmek için onların aklını  onların hayal gücünü ihmal etmek biraz onlara haksızlık olmaz mı?

 

  1. Liderlik yapabilen

 

Öğretmenlik mentorluk demektir. Bir Japon atasözünü paylaşmak istiyorum sizinle: “Kendine usta diyebilmen için; önce ustanı geçeceksin sonra seni geçecek bir çırak yetiştireceksin.” Elbette siz çırak yetiştirmiyorsunuz ama öğrencilerinize doğru yönde ilerlemeleri için ışık tutuyorsunuz. Bir öğretmen olarak onlara destek olmalı, motive etmeli ve rol model olmalısınız. Öğrencilerinizin potansiyellerine ulaşmalarında yardımcı olmak sizin en önemli göreviniz. Bu arada kendinizi de ihmal etmeyin her iyi mentorun/koçun  da kendi  mentoru vardır. Öğrenmek ve gelişmek için, liderlik için başkalarının tecrübesinden yararlanmak da sizin hayatınızı daha da kolaylaştırır.

 

  1. Organizasyon becerisi kuvvetli

 

Öğretmenlik sürprizlerle dolu bir yolculuk… Karşınıza güzel sürprizler de çıkabilir, kötü sürprizler de… Karşınıza ne çıkarsa çıksın bu yolculuğunuzda yanınızda çok değerli misafirleriniz, yani öğrencileriniz olduğu için hazırlıklı olmalısınız. Siz ne kadar organize olursanız, sınıftaki öğrenme ortamı da o derece düzenli ve organize olur. Siz hazır, sınıf düzeniniz hazır olabilir ama yataktan kalkamayacak kadar hasta olabilirsiniz. Oysa bazen bir gün bile bir öğrencinin hayatında büyük önem taşıyabilir. Organizasyon becerisi olan bir öğretmen için beklenmedik durumlar bir sorun değildir. İçerikleri hazır olan öğretmen için sınıfa liderlik edecek öğrenmeye eşlik edecek bir öğretmen arkadaşınız ya da bir öğrenciniz o gün için  öğrenmeye eşlik edebilir. Aslında, ne kadar az öğretmen müdahalesi o kadar çok öğrenme...

 

 

  1. Yenilikçi

 

Değişim diyorum da başka bir şey demiyorum. Her şey değişirken yenilikler kaçınılmaz, bir öğretmen için de yenilikçi olmak daha da kaçınılmaz. Tabletler, akıllı telefonlar, bilgisayarlar ve tabi onlara uygun yepyeni eğitim uygulamaları… Bunlardan haberdar olabilirsiniz, iyi bir kullanıcı olabilirsiniz ama öğrencileriniz için bu vazgeçilmez yenilikleri kullanarak onlara yenilikçi bir bakış açısı verebilirsiniz. Sanal dünya ile gerçek dünya arasındaki bağı kurmalarını sağlayabilirsiniz.  Öğretmen aynı sanal dünya ile gerçek dünya arasında olduğu gibi, bugün ve gelecek arasında öğrenmeye eşlik ederek öğrencilerine köprü görevi görür.

 

  1. İşine kendini adayan

 

Yılların belki de asırların bir klişesi gibi gelse de geleceğin yetişkinlerinin emanet edildiği siz öğretmenler için kendini işine adamak tüm zamanların değişmez, vazgeçilmez bir özelliği… Kendini işine adamayan birinin gözlerinde ışık, yüzünde keyif, sesinde istek olmaz. Bir düşünün… Bir seminere gittiniz kendinden bezmiş bir konuşmacı monoton bir sesle, gözünün feri sönmüş bir şeyler anlatıyor. Dinler miydiniz? İlgilenir miydiniz? Öğrenir miydiniz? İşte siz her gün, her ders o seminerdeki konuşmacısınız. Bunu aklınızdan çıkarmayın. Siz derste eğleniyorsanız  öğrencileriniz de eğleniyor, siz dersten keyif alıyorsanız onlarda keyif alıyor siz sıkılıyorsanız onlarda sıkılıyor etrafınızda yaydığınız enerjiniz pozitif olsun işinizi seveceğiniz yanlarına odaklanın

 

  1. Online mecralarda kendini iyi temsil eden

 

Sosyal medya çıktı, mertlik bozuldu desem yanlış olmaz sanırım. Hepimizin en az bir sosyal medya hesabı var. Ve oradaki paylaşımlarımız öğrencilerimiz dahil herkese açık. Sosyal medyada elbette olacaksınız ama dikkat. Öğrencilerinizle Snapchat, Instagram gibi onların yoğun olarak kullandığı bir platformda yer alacaksanız paylaşımlarınıza dikkat etmelisiniz. Siz en iyisi mi LinkedIn’de bir ağ oluşturun, diğer sosyal platformları öğrencilerinize bırakın. Yine de şunu unutmamak gerekir ki öğrencilerinizin ilgi alanlarını görmek  için sosyal medya iyi bir fırsat. Hatta belki de sosyal medya araçlarını bir öğrenme aracına çevirebilirsiniz. Bu  sizin yaratıcılığınıza kalmış.

 

  1. Herkesi dahil eden

 

Öğrenmek ilgi duymaktan geçer. Öğrencilerinizin ilgisini uyandıramadığınız konular unutulmaya mahkumdurlar. O zaman onların ilgisini çekecek kaynaklar ve yöntemler bulmalısınız. Yani onları derse dahil edebilmek için son teknolojileri, yeni uygulamaları takip etmeli, yeri geldiğinde onları kullanabilmelisiniz. Bunları  nereden öğreneceğim diye sorar gibisiniz işte size kaynak; ÖĞRENCİLERİNİZ!

 

  1. Teknolojiyi anlayan

 

Teknolojiyi anlamak demek, teknolojiye hakim olmak demek. Perde arkasını anlamaktan bahsetmiyorum. İyi bir kullanıcı olmayı kast ediyorum. Uygulamanın hangi işletim sistemi ile çalıştığınızı bilmenize gerek yok, o uygulama ile neler yapabileceğinizi anlamak, yapabilmek ve tabi bunu öğretme yöntemleriniz arasına dahil edebilmek önemli. Haklısınız baş döndürücü bir hızla değişen teknolojiyi takip etmek zor. Ama bu konuları takip edebileceğiniz birkaç kaynak belirlerseniz, sadece bu kaynaklara göz atmak bile gündemi yakalamanıza, yenilikler haberdar olmanıza yeter de artar. Hem bu öğrencilerinizin dilinden konuşmanıza da yarayacaktır.

 

  1. Mola vermesini bilen

 

Yazarken ben bile yoruldum. Ara sıra kısa devre yapacak noktaya gelebilir, hatta şalteri kapatmanız gerekebilir. İşte o anları iyi takip edin. Fişinizi çekin, köşenize çekilin. Bir soluk alın. Yenilenin. Nasıl ki dersler arası teneffüsler var siz de kendi teneffüs zamanlarınızı ihmal etmeyin.

 

  1. Öğrencilerinin güçlü yönlerini ortaya çıkartıp, zayıf yönleri güçlendirip gücüne güç katan

 

Aslında her bir beceri ile kendinizi güçlendirdikçe farkına varmadan öğrencilerinizi güçlendiriyorsunuz. Çünkü zamanla bu yolculuğunuzda edindiğiniz beceriler doğal bir şekilde sizinle bütünleşiyor ve otomatikleşiyor. Bir de bakmışsınız öğrencilerinize farklı açılardan düşünmeyi, yenilikçi ve yaratıcı olmayı, esnek ve adapte olmayı, tutkulu olmayı öğretivermişsiniz. Onları o kadar güçlendirmişsiniz ki çözüm üreten, öz saygısı ve öz güveni olan, liderlik eden bireyler haline gelmişler.

 

 

Bu yolculuğu kendiniz ve öğrencileriniz için keyifli hale getirmeniz mümkün. Sadece Zorunluluk olarak görmeyin. Bir de bakmışsınız siz tam donanımlı bir öğretmen olmak için çabalarken, onları da tam donanımlı bireyler yapmışsınız. Üstelik sadece okula, sınavlara değil onları hayat da hazırlamışsınız.

 

 

Elgiz Henden 

İz Koçluk Eğitim ve Öğrenci Koçu

www.izkocluk.com

Twitter: @elgizhenden

  

Kaynaklar