Doç. Dr. Devrim Akgündüz

Öğretmen Yetiştirme Lisans Programlarına ulaşmak için tıklayınız:

BÖTE

BÖTE’de ilk göreve başladığım zaman ilk şunu gördüm: Kendi içine kapanmış, bazı bileşenleri sahiplenmiş ve öğretmen yetiştirme ile teknik eleman yetiştirme arasında sıkışmış, tam olarak misyonu anlaşılamayan izleniminde bir bölüm. Doktora tez jürimden bir hocam da bunu kabullenmiş olmalıydı ki, benim doktora tezimi ancak BÖTE’de yapabileceğimi belirtmişti. Aslında BÖTE’ler kendine disiplinlerarası bir bölüm misyon edinmeliydi. Dersler günümüzün gerisinde kalmaya başlamıştı. Öyle ki öğretim teknolojileri kitabında hala tepegözden bahsediliyordu. Bundan dolayı girdiğim BÖTE derslerini kendimce revize ederek uyguladım. Başlarda öğrencilerin hoşuna gitmedi çünkü onlar o kadar teknik derslere (programlama, veri tabanı, donanım vb.) odaklanmışlardı ki girdiğim derslerde son trendleri de içeren bir içerik onların ilgisini çekmiyordu. Eğitimde materyal tasarımı dersinde web 2.0, web 3.0 araçları, sosyal medya araçları vb. destekli fen ve matematik materyalleri üzerinde çalıştırdım öğrencileri. Özel Öğretim Yöntemleri dersinde teknoloji entegrasyonu, teknolojik pedagojik alan bilgisi, harmanlanmış öğrenme, sosyal medya destekli öğrenme, ters yüz edilmiş öğrenme (flipped learning), STEM eğitimi vb. konuların ve bunların bir ders sürecinin içerisinde kurgusu üzerinde dersler yaptım. BÖTE’nin tek başına değil diğer disiplinlerle bir arada daha anlamlı olduğu kanısıyla STEM öğretimi dersini oluşturarak ilk olarak BÖTE’cilerle uyguladım. İzlenimim öğrencilerin teknik bilgilerle teorik bilgileri birbirine entegre etmekten imtina ettikleri yönünde oldu. Bunun sebebinin de öğrencilerin fen bilimleri ve matematik eğitimi açısından zayıf olduklarını düşündüm. BÖTE öğrencileri fen bilimleri ve matematik eğitiminden yeterli oranda faydalanamıyordu. Yeni bir programda bu durum ortadan kaldırılmalıydı. Ancak şu anda öyle olmadığını görüyorum. Şu da bir gerçek ki fen bilimleri ve matematik bilgisi zayıf öğrencileri BÖTE’ye yerleşiyordu. Bunun tam tersi olmalıydı. Çünkü BÖTE çok özel bir bölüm ve fizik, matematik bilmeden teknik bilgi bana anlamlı gelmiyor. BÖTE bilgisayar ve bileşenlerine indirgenmemeli. Sadece kodlama da bana göre anlamlı değil. FATİH projesi için de BÖTE Bölüm Başkanları toplantısında düşüncelerimi açıkça söyledim. Aynı düşünce doğrultusunda FATİH projesi de teknik donanımlara odaklanmıştı, hâlbuki öğretmen eğitimine ve öğretmen eğitiminin de öğrenme modelleri, yöntemleri ve yaklaşımlarına odaklanması gerekiyordu.

Endüstri 4.0 ile birlikte Robotik, 3D Tasarım, Bulut bilişim sistemleri, Sanal ve Artırılmış Gerçeklik gibi dersler eğitim amaçlı kurgulanarak bu kadar programlama dersi yerine konulabilirdi diye düşünüyorum. Bunlar için tabi ki akademisyenlerin alt yapısının da güçlendirilmesi gerekiyor.

Genel olarak baktığımda ise ders dağılımının teknik ağırlıkta olduğunu, 16 tane seçmeli dersin planlandığını, BÖTE’lerin misyonunun bu ders dağılımı ile yine ortada kaldığını söyleyebilirim. İkna edilmeye açığım.

 

FEN EĞİTİMİ

Fen eğitiminde şuna karar verilmesi gerekiyor. Dersin adı fen eğitimi mi yoksa Fizik, Kimya, Biyolojinin toplamı mı? 3 (genel) Fizik, 3 Kimya, 3 Biyoloji dersinin anlamını çözemiyorum. Ayrıca benim zamanımda Gazi Eğitim Fakültesinde birçok laboratuvar dersi aldım ve bunların faydasını çok gördüm. Neden laboratuvar dersleri kaldırıldı, anlamakta zorluk çekiyorum. Yeni fen bilimleri öğretim programında bilim, mühendislik ve girişimcilik uygulamaları adlı bir ünite var ancak fen bilgisi lisans programında buna uygun bir ders ya da derslerin olması gerekmez mi? Disiplinlerarası fen öğretimi bunu karşılar mı bilmiyorum ancak 1 dönem yerine 2 dönem konulması daha iyi olurdu. Dünyada disiplinlerarası öğrenmenin öneminin arttığı bir dönemde buna ağırlık verilmesi gerekirdi diye düşünüyorum. STEM eğitimi adlı bir dersin olması gerekmiyor muydu? Teknolojinin bu kadar önemli olduğu bir çağda fen eğitimi ve teknolojinin birlikte ele alındığı daha fazla derse yer verilmesi fena olur muydu? İsmi fen olan derslerin ağırlıkta olması gerekirdi diye düşünüyorum. 16 tane seçmeli ders konulmuş. Acaba bunlar da laboratuvarlar mı oldu bilemiyorum. Belki benim kritik ettiğim dersler seçmeli oldu onu da bilmiyoruz. Ancak benim bahsettiğim derslerin zorunlu olması daha faydalı olurdu diye düşünüyorum.

Ayrıca Endüstri 4.0 çağına geçilen bir dönemde, Web 2.0, Web 3.0, Kodlama, Robotik, Bulut Bilişim Sistemleri, Sanal ve Artırılmış Gerçeklik vb. dersler de fen eğitimi ile kurgulanarak eklenebilirdi diye düşünüyorum.

Programların hazırlanmasında görev alan hocalarım yazdıklarımı kritik etme ve daha iyiye ulaşma anlamında olduğunu düşünürlerse sevinirim. Bütün bunların şimdilik bir beklenti olduğu düşüncesiyle…

Saygılarımla.

 

Dr. Devrim Akgündüz

Twitter: @DevrimAkgunduz

İstanbul Aydın Üniversitesi

Eğitim Bil. Ve Tek. Arş. Ve Uyg. Merkezi Müdürü